İbadet gününün Cumartesiden Pazar gününe alınışını öğrenmek isteyenler için belirtmemiz gereken şudur ki bunu yapanlar İsa’nın zamanındaki Yahudi inanlılardı.
İsa’nın ölümden dirilişinden önce sadece Cumartesi Sept ibadeti bulunmakta idi. İsa’nın dirilişi çok anlamlıdır, çok korku vericidir, çok muhteşemdir, işte burada Yahudi inanlılar, kutsal şeylere saygısızlık eden, küfreden, inançsız, kafir Yahudilerin farkına vardılar.
Ve onlardan ayrı olarak Pazar günü ibadet etmeye başladılar çünkü Yahudilere ilişkin bütün tarih içerisinde Mesih’in geleceği belirtilmiş ve bu görülmemiş olay şimdi gerçekleşmişti. İşte bu yeni olay yüzünden Pazar günü ibadet etmeye başladılar.
Yazılar bize ÇOK AÇIK OLARAK ilk Hıristiyanların, ilk ve ikinci yüzyıllardaki Kilise ibadetlerinin “RABBİN GÜNÜ” olarak Pazar günü yapıldığını belirtmektedir. Rabbin günü ibadet etmektedirler çünkü Mesih o günde dirilmiş ve kendilerine görünmüştür.
Kilise Kutsal Ruhun gelişi ile Pazar günü doğmuştur (Pentekost günü)ve Hıristiyanlarda Haftanın ilk günü toplanmaya başlamışlardır.
Elçilerin İşleri 20:6-7 (Biz de Mayasız Ekmek bayramından sonra Filipi’den denize açılıp beş günde Troas’a gelerek onlarla buluştuk. Orada yedi gün kaldık. Haftanın ilk günü ekmek bölmek için bir araya toplandığımızda Pavlus imanlılara bir konuşma yaptı. Ertesi gün oradan ayrılacağı için konuşmasını gece yarısına dek sürdürdü.)
Ve, Pavlus sunuların Pazar günü yapılmasını buyurmuştu (1.Korintliler 16:2). “Her biriniz haftanın ilk günü kazancına göre bir miktar parayı alıkoyup biriktirsin, böylece yanınıza geldiğim zaman para toplamaya gerek kalmasın.”
Haftanın ilk günü yapılan ibadet Rab İsa Mesih’in ölümden dirilişi ile doğmuştur. Bunu şu ayetlerden bulabiliriz.
Markos 16:2 “Haftanın ilk günü sabah çok erkenden, güneşin doğuşuyla birlikte mezara gittiler.”
Markos 16: 9 “İsa, haftanın ilk günü sabah erkenden dirildiği zaman önce Mecdelli Meryem’e göründü. Bu kadından yedi cin kovmuştu.
Markos 16:10 “Meryem gitti, İsa’yla bulunmuş olan, şimdiyse yas tutup gözyaşı döken öğrencilerine haberi verdi.”
Luka 24:1 “Kadınlar haftanın ilk günü, sabah çok erkenden, hazırlamış oldukları baharatları alıp mezara gittiler.”
Yuhanna 20:1 “Haftanın ilk günü erkenden, ortalık daha karanlıkken Mecdelli Meryem mezara gitti. Taşın mezarın girişinden kaldırılmış olduğunu gördü.”
Yuhanna 20:19 “Haftanın o ilk günü akşam olunca, öğrencilerin Yahudilerden korkusu nedeniyle bulundukları yerin kapıları kapalıyken Isa geldi, ortalarında durup onlara, «Size esenlik olsun!» dedi.”
Elçilerin işleri 20:7 “Haftanın ilk günü” ekmek bölmek için bir araya toplandığımızda Pavlus imanlılara bir konuşma yaptı. Ertesi gün oradan ayrılacağı için konuşmasını gece yarısına dek sürdürdü.”
Ayrıca yukarıda da bahsettiğim gibi ayetlerden bizler bilmekteyiz ki sunular ibadet sırsında Haftanın ilk günü toplanacaktır (l.Korintliler 16:2)
Yeni Ahit’e göre ibadet edenlerin Kiliseleri cumartesi günü sept yapmadıkları için azarlanarak bütünü ile dışlanmışlardı. Bu olayları şu ayetlerde görebiliriz;
Koloseliler 2:16,17 “Bu nedenle yiyecek ve içecek, bayram, yeni ay ya da Sept günü konusunda hiç kimse sizi yargılamasın. Bunlar gelecek şeylerin gölgesidir, aslı ise Mesih’tedir.”
Romalılar 12:8 “Öğüt veren, öğütte bulunsun. Bağışta bulunan, bunu cömertçe yapsın. Yöneten, gayretle yönetsin. Merhamet eden, güler yüzle etsin.”
Romalılar 12:10 “Birbirinizi kardeşlik sevgisiyle, şefkatle sevin. Birbirinize saygı göstermekte yarışın.”
Romalılar 14:4,5,6 “Sen kimsin ki, başkasının kulunu yargılıyorsun? Kulu haklı çıkaran da, suçlu çıkaran da kendi efendisidir. Kul haklı çıkacaktır.Çünkü Rabb’in onu haklı çıkarmaya gücü vardır. Kimi bir günü başka bir günden üstün sayar, kimi her günü bir sayar.Herkesin kendi görüşüne tam güveni olsun. Günü kutlayan, Rab için kutlar. Her şeyi yiyen, Tanrıya şükrederek bunu Rab için yer. Bazı şeyleri yemeyen de Rab için yemez ve Tanrıya şükreder.”
Romalılar 14:10,11,12,13 “ Öyleyse sen, kardeşini neden yargılıyorsun? Ya sen, kardeşini neden hor görüyorsun? Tanrının yargı kürsüsü önüne hepimiz Çıkacağız. Yazılmış olduğu gibi:«Rab şöyle diyor:’Varlığım hakkı için her diz önümde çökecek ve her dil Tanrı olduğumu açıkça söyleyecek. Böylece her birimiz kendi adına Tanrıya hesap verecektir. Bunun için, artık birbirimizi yargılamayalım. Tam tersine, herhangi bir kardeşin yoluna sürçme ya da tökezleme taşı koymamaya kararlı olun.”
Pavlus, yukarıda belirttiğim bu ayetlerde Hıristiyanların Yahudilerden ayrı bir günde ibadet etmelerinin yerilmesinin yanlışlığını açıkça vurgulamaktadır.
Maalesef Cumartesi günü Sept yapanlar Hıristiyanları bu konuda yerenler ve ayıplayanlar olmuşlardır ve olmaktadırlar. Kurtuluşun karşılıksız bir hediye olduğunu söylerler ancak Kurtuluşun bu konudaki sunusu, ibadet günü hakkındaki Tanrı emirlerine yani yukarıda belirtilen ayetlere itaattir. Cumartesi günü Sept yapanların gözden kaçırdıkları noktada işte budur.
Bizler Eski Ahitte Sept gününün Cumartesi günü olduğunu çok iyi bilmekteyiz. İncilde Pazar günü diye bir kelime yoktur ancak bizler Pazar günü ibadet ederiz çünkü ayetler bize ibadet yapmamız gereken günün “Haftanın ilk günü” yani Pazar günü olduğunu açıkça söylemektedir.
Ayet bize “Haftanın ilk günü”nün sept gününü izleyen gün, yani Cumartesi gününden sonraki gün olduğunu çok açık olarak belirtmektedir ve bu günde kuşkusuz Pazar günüdür.
Matta 28:1 “Sept gününü izleyen haftanın ilk günü, tan yeri ağarırken, Mecdelli Meryem ile öbür Meryem mezarı görmeye gittiler.”
Günümüzde halen Eski Ahit ve yasaları ile yaşayan Hıristiyanları yanlış yöne sürükleyen Kilise adı altında yanlış öğretiş veren Yedinci Gün Adventistleri gibi akımlar vardır.
Bizler ise Eski Ahit ve Mesih’in doğru şekilde vaaz edildiği Kiliselerimize sahip çıkmalıyız, HER PAZAR GÜNÜ Baba,Oğul ve Kutsal Ruhu yücelterek, sunularımızı vererek, itiraflarımızı yaparak, ekmek bölmeliyiz.
Esenlik sizlerle olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder